Her kadeh aynı değildir
Şarap kadehleri çeşit çeşittir. Bu çeşitliliğin sebebi farklı şarap türlerinin farklı biçimlerdeki kadehlerde sunulmasının kabul görmüş olmasıdır. Dünyaca ünlenmiş karakteristik şarapların kendine özgü aromasını ve tadını daha iyi duyumlamak için özel kadehleri vardır. Özel kadehler hakkında hiç fikriniz yoksa bile şampanya kadehinin farklı olduğunu bilirsiniz. Şampanya kadehinin uzun olması içeceği serin tutmaya ve gaz kabarcıklarının yavaş yavaş yüzeye çıkmasını sağlamaya yarar. Böylece ilk yudumdan son yuduma kadar şampanyanızın keyfini çıkarabilirsiniz. Öte taraftan kadehlerin geniş ağızlı, dar ağızlı, yuvarlak gövdeli olmalarının hatta sap uzunluklarının bile bir nedeni vardır. Öyle ki kadehin şekli ve ağıza içeceği gönderme açısı, şarabın dilin neresine temas edeceğini belirler ve bu durum, şarabın tadını daha iyi ya da daha az almanızı etkiler. Sauvignon Blanc, Chardonnay, Riesling, Pinot Noir, Syrah, Merlot, Cabernet Sauvignon gibi üzümlerden yapılmış şaraplar için üretilmiş kadehler günümüzde neredeyse bir standart haline gelmiştir. Hangi marka kadeh satın alırsanız alın, Sauvignon Blanc kadehi istediğinizde, önünüze biçim ve ölçü bakımından çok benzer seçenekler gelir.
Son yıllarda dünya pazarlarında yer edinmeye başlayan Türk şarapları içinde Narince, Öküzgözü ve Boğazkere gibi yerel üzümlerden yapılanlar ilgi çekiyor, beğeni topluyor. Elbette bu şaraplardan alınacak tadı en üst düzeye çıkarmak için, bu şarapların karakterine uygun kadehlerin üretilmesı gerekiyor. Daha da önemlisi “tasarlanması” gerekiyor. Neyse ki bu konuda da üzüm bakımından şanslı olduğumuz kadar şanslı bir ülkeyiz: koskoca Paşabahçemiz var. Koskoca öylesine söylenmiş bir sıfat değil. Bilmeyenler için Paşabahçe’nin yılda 2 milyar parça cam eşya (ki bunların yaklaşık %60’ını bardaklar oluşturuyor) üretip, Türkiye’nin yanı sıra 135 ülkeye sattığını ifade ederek tanımlamanın altını dolduralım. Paşabahçe’nin ince belli çay bardağına şeklini kazandıran marka olarak anılması, söz konusu yerel üzümler için ideal kadehin tasarlanması olduğunda zihninizde “doğru işe doğru kişi” eşleştirmesini yapıveriyor. Nitekim gerçekte de öyle oldu; geçtiğimiz hafta Paşabahçe’nin “Türk Şarapları Kadehini Arıyor” projesi nedeniyle organize ettiği özel bir etkinlikte uzmanlar yerli üzüm türlerinden üçüne, Narince, Boğazkere ve Öküzgözü’ne özel kadehlerin tasarımı için kolları sıvadı.
Türk şaraplarına özel kadehler
Tasarımcılarla yakın teması olanlar bilir. Tasarım bir problem çözme işidir; genellikle tasarıma başlamadan önce bilgi toplamak, araştırmak ve analiz yapmak gerekir. Yeni bir şarap kadehi tasarlamak içinse bir tasarımcıdan çok daha fazla uzmana ihtiyaç var. Paşabahçe’nin “Türk Şarapları Kadehini Arıyor” projesinde tasarım öncesi analiz için biraraya gelen sommelier, şarap üreticisi, tasarımcı ve diğer uzmanlar 3 farklı üzüm türünün her birinden üretilen 5’er şarabı 8’er ayrı kadehte tadarak denedi. Paşabahçe’nin danışmanlığını yapan Yair Haidu moderatörlüğünde biraraya gelen 15 kişilik tadım ekibinde Doluca’dan Ebru Günaçan, Kavaklıdere’den Levon Bağış, Onlinemahzen.com’dan Berken Acarman, Kayra Wine Center’dan Ayça Budak, Frankie’den sommelier Serdar Kombe, Ulus 29’dan sommelier Stephane Vattepain, Wines of Turkey’den Taner Öğütoğlu ve Ayça Öğütoğlu, şarap tadım uzmanı Nesrin Akoğul, şarap yazarı Nurol Pınar Gök, şarap yazarı Mehmet Ömür, şarap yazarı Tuğba Altınöz, şarap yazarı ve blogger Ahmet Gök, Paşabahçe’den Mehmet Sarıdoğan ve Paşabahçe tasarım müdürü Emre Bozbeyli vardı. Sırasıyla şu şaraplar tadıldı:
Narince Kocabağ 2011
Diren Carmen Narince 2011
Çamlıca Narince 2011
Kavaklıdere Prestige Narince 2011
Vinkara Mahzen Narince 2010
Kayra Terra Öküzgözü 2011
Kavaklıdere Pendore Öküzgözü 2010
Turasan Seneler Öküzgözü 2010
Kavaklıdere Prestige Öküzgözü 2009
Doluca Tuğra Öküzgözü 2010
Urla Boğazkere 2011
Kavaklıdere Pendore Boğazkere 2009
Kavaklıdere Prestige Boğazkere 2009
Kayra Vintage 2009
Doluca Tuğra Boğazkere 2010
Tadılan her şarap sonrasında en uygun olmayan kadehler elendi ve belli bir üzüm türüne ait şarapların tadımı tamamlandığında, en uygun olan kadeh tipi belirlendi ve uzmanların yorumları derlendi. Yukarıda bu zahmetli sürece ilişkin bazı fotoğraflar göreceksiniz. Titizlikle programlanmış olan bu tadım, hem deneysel hem de deneyimsel analizler yoluyla tasarımcılara çok sağlam ipuçları sağlayacak. Bundan sonraki aşamada Paşabahçe tasarımcıları prototipler üzerinde çalışacak ve muhtemelen prototipler üzerinde buna benzer bir başka tadım daha gerçekleştirilecek. Paşabahçe Pazarlama ve Satış Başkan Yardımcısı Cemil Tokel bu projeyi bir eksikliği gidermek için başlattıklarını anlattı: “Türk şaraplarına en uygun kadehi belirlemek ve Paşabahçe yorumunu ortaya koymak istedik. Paşabahçe olarak su bardağından çay, meşrubat, bira bardağına kadar her tür içecek için uygun bardağı üretiyoruz. Her içeceğe özel bardak tasarımı yapmaya devam edeceğiz ve bunu yaparken de sadece işlevi değil, tüketim alışkanlıklarını ve sofra kültürünü de göz önünde bulunduracağız. Dünyanın pek çok ülkesine satış yapıyoruz ve farklı kültürlerin sofra alışkanlıkları hakkında çok zengin bir birikimimiz var”.
Paşabahçe’nin Narice, Öküzgözü ve Boğazkere üzümlerinden yapılan şaraplar için tasarladığı kadehleri yıl sonuna doğru görebileceğiz. Pazara Türk şaraplarına özgü kadeh formu sunmak, bu biçimin yerleşmesini, kabul görmesini ve yabancı cam üreticileri tarafından da bizim şaraplarımız için kadeh üretilmesini sağlayabilir. Düşünün ki dünyanın herhangi bir yerinde bir mağazada şarap kadehleri Cabernet Sauvignon, Merlot, Riesling diye sıralanırken aralarında bir tanesinin etiketinde Narince yazıyor… İşte o gün dünyada şarap konusunda söz sahibi olacağız.
Nahide Mutlu